Ne olduysa o kara 7 Haziran Sabahı başladı desek herhalde yanılmayız . Bu anlamda hemfikir isek , o halde bu işin sorumlularını da çok net görmüş oluruz .
Tabi olayın adı " Terör , şiddet , ölüm " olunca ne yukarıdaki kadar dar bir çerçeve ile ne de birkaç isim ve durum ile açıklanmaz tüm gerçekler. Ve biliyoruz ki kökleri çok derin , insanlık tarihi kadar derin bu işin ...
Ama o derinliğe indikçe İnsanlık tarihinde terör ile beslenen güçlerinde hep aynı ve benzer olduklarını görebiliriz .
Çıkarlar uğruna cana kıymanın , canlara kıymanın gözardı edilişi umursanmayışı
Oysa masum ve günahsız , derdi yalnızca BARIŞ olan " gökyüzüne kansız bakmayı isteyen " insanları dahi umursamazdı terörün baronları ... Tıpkı bir hiç uğruna şehit edilen günahsız saf askerler gibi ...
10 Ekim 2015'de Ülkenin Başkenti ANKARA'da "Savaşa İnat , Barış Hemen Şimdi , Barış , Emek ,Demokrasi Mitingi" ni düzenleyen birçok STK'nın toplanma alanı olan Ankara Garı önünde patlatılan iki canlı bomba ile o AN itibarı ile KARA bir dünya içine sürüklendik insanlık olarak .
102 insan öldü belki ama 80 milyon insan yaralandı aslında , farkında olsun olmasın 6 Milyar'ın da yüreğine bir sızı düştü elbet ...
Böyle bir eylem ve ölümlerin ardından katılımcıların profilleri üzerine dil uzatmak kadar da ahmak bir şey olamaz düşüncesindeyim . Her kim olursa olsun içinde "Barış " olan demokratik bir hak için sokakta yer alıyor ise bu masumiyete çekilen bombanın pimi tüm insanlığa çekilmiştir . Önünde ardında sağında solunda ki hiçbir siyasi kimliğin önemi kalmaz. Bu yüzden iç dünyalarında ve hayatlarında hiçbir zaman en ufak bir hak arama arayışı peşinde olmamış, hele ki hiçbir zaman sokaklarda ya da meydanlarda yürümemiş ( o miting İstabul'da olsaydı , belki bende üzerimde hiçbir siyasi kimlik barındırmadan BİR İNSAN olarak BARIŞ adına orada yürüyor olacaktım şüphesiz ! Bilmem empati yapar mısınız ? ) kimi zavallıların , kapalı kapılar ardında , kendilerine ait olmayan şişirilmiş medyatik duygu ve düşünceleri ile içsel cahilliklerinin dehlizlerinden gelen ve teknoloji harikası cep telefonları ya da bilgisayarlarının tuşlarına dokunarak sosyal medyaya salladıkları kıytırık düşüncelerinin hiçbir önemi olmadığı gibi, bu saçma yorumları aynı zamanda olayın gerçek katillerine gizli bir destek ötesine geçmeyecektir .
Özgürlük , Barış ne bu ülkede belli bir etnik kimlik için lazım ve gereklidir , ne de dünyanın kimi ülke ve bölgelerinde ki kimi insanlar için ! Özgürlük ve Barış dünyadaki tüm bireylere her zaman lazım ve gereklidir . Sıcak folluklarında yumurtlamak için şartlanmış tavukların bunu anlamamaları yüksekte uçan özgür kartalları bağlamamaktadır . Onlar her zaman ruhlarına uygun olanı seçeceklerdir . O da daima " Özgürlük" olacaktır .
İnsan olan insan masumiyete çekilen her bombanın acısını kayıtsız şartız hisseder ve yaşar ve asla unutmaz ve de hesabını sorar ! Hesap soracağınız en demokratik noktanız da sandıklardır ey insanlar !
Giderken hep düşünün , çok düşünün , hatta hiç aklınızdan çıkarmayın
Berkin'i , Ali İsmail'i döverek öldürenleri , Özgecan'ı , Suruç'ta öldürülen gençleri , sonu gelmeyen şehitlerimizi ve son yıllarda artarak ölüm ülkesine döndürülen topraklarımızı
ve SON olarak ;
AN-KARA'yı ve O masum insanlarımızı unutmayın!
EK Bilgi : Şunları da UNUTMAYIN !
7
Haziran ile 1 Kasım Arasında yaşanan terör saldırılarının
kısa tablosu :
Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz’da
meydana gelen canlı bombanın patlamasıyla 34
kişi hayatını kaybetti,
103 kişi yaralandı .
10 Ekim , Ankara 'da iki ayrı bombanın
patlamasıyla 102 kişi hayatını kaybederken 244 kişi
de yaralandı.
Ayrıca , 7 Haziran- 30 Ekim
arasındaki 167 güvenlik görevlisi (asker, polis ve korucu) şehit oldu.
Çatışmalarda 453 terörist öldürülürken,
biri İran uyruklu, 19′ u çocuk 242 (Suruç ve Ankara patlamaları dahil) sivil
vatandaş hayatını kaybetti.