30 Temmuz 2015 Perşembe

Yaz tatilinde gördüklerim duyduklarım

18 günlük bir yaz tatilinde  bakın neler duydum , gördüm ya da oldu .

- Keşanlı  onbir yaşındaki minik bir çocukla tanıştım . Dedesi ile balıkçılık yapıyor . Zehir gibi bir çocuk heba oluyor .  Sorduğumda eğitiminin kötü olduğu anlaşılıyor . Bir köy okuluna gidiyor  .  Hiç kitap okumuyor . Balıkçı olma ve tekne alma hayali kuruyor , en büyük hayali dizilerde gördüğü bir İstanbul üniversitesine gitmek , ne okuyacağı değil dizideki yeri merak ediyor . Oysaki büyük bir potansiyele sahip olduğu aşikar . Gençler heba oluyor ...

- Saroz denizinde de balık miktarı azalıyor , ama deniz halen çok iyi ve  görkemli

- Trakya'nın verimli  tarım arazileri her geçen gün azalıyor , yok oluyor ... Tarım ilaçlarından zehirlenen leylekler artık bacalara yuva kurmuyor .

- Bandırma - Erdek körfezi  sanayi bölgesi yapılmak üzere el altından pazarlanılıyor .

- Marmara denizi  bulanık ve kirli . ( Avşa denizi güzeldi )

- İstanbul - Bandırma IDO feribotu her gelişinde  deniz kıyılarını karıştırıyor , denize ve doğaya zarar verimeye devam ediyor . ( Bandırma Körfezi ve kıyıları )

- Bandırma köfezinin Kapıdağ balantısındaki  " Koca Kum" sahilini ( Antik Kyzikos Sahili )  gezerseniz insanların denize attıkları  pisliklerin karaya vurmuş doğal iğrençliğini müze şeklinde görebilirsiniz . Kıyıda  yok, yok !

- Aynı kumsalın bitiminde  BAGFAŞ gübre fabrikasının doğayı ve çevreye verdiği zarar yetmezemiş gibi  yeni ünitesi inşası  yükseliyor , denize  akan ne idüğü belirsiz beyaz suyun yanından şimdi birde ufak çaplı  ilave atık su  şelale şeklinde denize  akmaya başlamış . 


- Kapıdağ yarımadasının ormanları özel şahış ve işletmeler tarafından el altında kiralanıyor ,  köylerin meraları  tel örgülerle çevrilmiş.  Köylülerin sesi çıkmıyor , herşeyi kabullenir bir hava var . ( Ballıpınar - Çayağzı köyleri arası )

- Yakında dağda gezmek ,  kestane , ıhlamur , ceviz , kekik toplamak , dağ da yürüyüş bile yapma hakları kalmayacak ,  şimdilik bedava olan sahilleri de parsellenirse denize de giremeyecekler . Geniş arazilere , bahçelere , bağlara, dağlara alışkın olan köylüler  kendi evlerinde esir kalacak , köle olacaklar gibi görünüyor . Sesleri halen çıkmıyor .

- Her yıl olduğu gibi bu yılda  zeytincililikten bir umut bekliyorlar  . Ama malesef bu sene de zeytin yok ,  ürün daha çiçekte sonrasında  meyve sırasında dalinda kurumuş dökülmüş .  Dördüncü seneye girildi zeytin hasatı halen kötü . Önerilen ilaçların , kirletilen toprağın ve havanın ürünü yok ettiğini düşünüyorum.

- Körfezde balık yok ,  biraz sardalye , çapariden istavrit olmasa  bölgeye has balık neredeyse sıfır . 

- İki sene önce  çılgınlar gibi toplanan deniz salyangozları bile  tükenmek üzere . ( Biter dediğimde bana gülümseyen dostlara ben de acı ile gülümsüyorum şimdilerde )

- Ülke her türlü  uygulamanın kobayı ya da denekliğini  yapıyor .  

- Büyükşehir olunması ve bunların köylere yansıması , köylülere hiçbir artı getirmediği gibi birçok külfetide beraberinde getiriyor . Muhtarların yetkisi ve gücü olmadığı için ilçe ve il belediyeleri siyasi çekişme içinde olduğunda  hizmet gitmiyor , elk, su , vergi  oranları misli katalanmış durumda .

- BASKİ ( Balıkesir Büyük Şehir Belediye Su Kanalizasyon ) a  15 gün önce bildilen denize  kanalizasyon sızıntısına bu sürede müdahale olmadı . Pis su halen akıyor olabilir ...

- Vatandaş çok berbat derecede duyarsız, söylendiği halde akıntının içinde küçücük çocuklar deniz giriyor . Analar babalar  mangal yapıyor , pisliklerini geride bırakıp gidiyor .

- Yollar dar , trafik kaldırmıyor , buna rağmen halen çekirge gibi insan geliyor .

- Konuştuğum muhtarlar , köylerin de , ilçenin de , şehrin de  dolayısı ile ülkenin de  başıboş , darmadağının ve sahipsiz bir görünümde olduğunu belirtiyor - katılıyorum -

- Ağaoğlu  Avşa adasında   büyük bir burnu çevirmiş , şimdilik gizli gizli şahsına ait birşeyler yapıyor görünüyor , ilerde Avşa Adasını da parseller .

- Bandırma ve çevresinde  çığ gibi artan rüzgar güllerinden enerji üretimin ardında büyük bir rant savaşı olduğunu öğreniyorum .  Buradan elde edilen elektriğin teknolojiyi sağlayan uluslararası firmalar üzerinden satıldığını , aslında kendi toprağımızda , kendi  rüzgarımızdan elde ettiğimiz enerjiyi, çaktırmadan bize satıyorlar ,   paramız uluslararası kartellere gidiyor

- Çevrede tarihi hazinelerin illegal yollarla  tahrip edildiği aranmaya çalıştırıldığına dair bir sürü doğru/yanlış hikaye anlatılılıyor ( hazine avcılığı ) . Tarih bilinci halkta kimsenin umurunda değil .
- Sokak hayvanlarına  yazın keyfini yaşıyor gibi görünüyor , bakalım yazlıkçılar gidince kış yaşamlarından sağ çıkacaklar mı ?  ( açlık ve itlaf tehtidi altındalar ) .

- Yazlıklarının önündeki ağaçları manzarayı örtüyor diye kesen  bir tür insan tipimiz mevcut .  Doğa bilinci sıfır !

- Erdek belediyesi yaz ortasına gelindiği halde  tarihi çay bahçelerini yenileme işlemini bitiremeyip Erdek'in ruhunu karartmış . Duyduğuma göre  rakip partili büyükşehir belediye  işe taş koyduğu için

- Bu arada birde  Suruç'daki patlamada 32  genç insanımız terör saldırısı ile  katlediliyor

- 6 Haziran üzerinden 50 gün geçmesine rağmen halen koalisyon da kurulamadı

- Yunanistan da  A.B'ne ve sisteme teslim olmak zorunda kaldı . Hayaller yıkıldı !

İşte  tüm bunların arasında   HUZUR (!)  dolu  , mutlu ve huzurlu bir tatil yaptım . Varın siz karar verin gerisine ...